Vesîletü’n-Necât’a Yazılan Nazirelere Dair
Vesîletü’n-Necât’a Yazılan Nazirelere Dair
Mevlid edebiyatının gelişmesinde Süleyman Çelebi’nin (ö. 825 1421-2?) ölümsüz eseri Vesîletü’n-Necât’ın yeri çok büyüktür. Yüzyıllardır çok farklı ortamlarda muhtelif sebeplerle okunan bu ölümsüz eser, diğer bütün mevlid yazarlarının ulaşmak istedikleri bir zirve olarak mevlid edebiyatımızın itici gücü olmuştur. Zaman ve mekân mefhumlarını aşmış bir eser olan Vesîletü’n-Necât, zamanla takipçilerini yetiştirmiş, daha kendi çağından başlamak üzere hemen her asırda Osmanlı coğrafyasının pek çok bölgesinde yeni yeni mevlidlerin yazılmasına önayak olmuştur. Bunların pek çoğunda sadece muhteva değil şekil bakımından da Süleyman Çelebi örnek alınmış, mevlid şairleri onu geçebilmeyi, hiç olmazsa yakalamayı hedef ittihaz etmişlerdir. Ancak Ahmedî, Hamdullah Hamdî, Lâmiî gibi tanınmış olanlar da dâhil olmak üzere hiçbir mevlid şairi, Süleyman Çelebi’nin eserinin Türk insanının gönlünde kurduğu tahtı sarsamamıştır. Zaman zaman bazı dar bölgelerde Vesîletü’n-Necât yerine veya onunla beraber başka mevlidler de okunmuşsa da bunlar kalıcı olamamış hem mekân hem de zaman bakımında oldukça sınırlı kalmışlardır. Bu makalede, Türk edebiyatında bugüne kadar varlığı tespit edilebilen mevlid sahibi şairler ve eserleri yüzyıllara göre tanıtıldıktan sonra Vesîletü’n-Necât’a nazire olarak yazılan mevlidler üzerine bir değerlendirme yapılacaktır.