Millî Mücadelenin Yerel Tarihi 1918-1923 (Cilt 3): Bilecik - Bursa - Çanakkale - Kocaeli - Sakarya - Yalova

Büyük Millet Meclisi Döneminde Güney Marmara(23 Nisan 1920’den Kuvâ-yı Milliye’nin Kaldırılmasına Kadar)

İtilaf devletleri 16 Mart 1919’da İstanbul’u resmen işgal etmiştir. Meclis-i Mebusan’ı basmış ve meclisi dağıtmıştır. İçinde önemli isimlerin de bulunduğu bazı mebusları Malta’ya sürgüne göndermiştir. Bunun ardından Mustafa Kemal Paşa derhal Ankara’da olağanüstü yetkilere sahip bir meclis oluşturmak için çalışmalara başlamıştır. Güney Marmara bölgesini oluşturan şehirlerde de seçimler yapılarak seçilen mebuslar Ankara’ya gönderilmiştir. 23 Nisan 1920 tarihinde Ankara’da Büyük Millet Meclisi açılarak çalışmalarına başlamıştır. Bu sırada Güney Marmara bölgesi şehirlerini etkileyen isyan hareketleri vuku bulmuştur. Yeni kurulan meclis ve hükûmet için bu isyanlar oldukça önemli sorunlar ortaya çıkarmıştır. 22 Haziran 1920 tarihi itibarıyla Yunan ordusu Milne Hattını aşarak Güney Marmara bölgesini işgale başlamıştır. Balıkesir ve Bursa arka arkaya işgal edilirken burada bulunan millî kuvvetler kontrollü bir biçimde geri çekilmiştir. İzmit’e de bir Yunan tümeni getirilerek İngiliz birliğine destek sağlaması temin edilmiştir. Millî Mücadele’ye bağlı kuvvetler ise bu durum karşısında düzenli orduya dönüştürülmek istenmiştir. Bu düşünce kapsamında başarısızlıkla sonuçlanan Gediz Taarruzu sonrasında Batı Cephesi Komutanı Ali Fuat (Cebesoy) Paşa Moskova’ya elçi olarak gönderilmiştir. Batı Cephesi düzenlenerek komutanlığına Miralay İsmet (İnönü) Bey ve Güney Cephesi komutanlığına Refet (Bele) Paşa getirilmiştir. Kuvâ-yı Milliye’ye bağlı tüm birlikler düzenli ordu kapsamında tertip edilmiştir. Bundan sonra da Millî Mücadele’de Yunan ordusunu durdurma ve tamamen Anadolu’dan çıkarma çabası ortaya konmuştur. Bu bölümde Büyük Millet Meclisi’nin açılmasından düzenli ordunun kurulmasına kadar olan süreç değerlendirilmiştir.

Atıf vermek için tıklayın.

Not: Crossref'te bulunan "Actions" sekmesi üzerinden atıf metnine ulaşabilirsiniz.

Prof. Dr. Adnan Sofuoğlu, Prof. Dr.Taner Bilgin
DOI: 10.53478/TUBA.978-625-8352-65-8.ch05