Nesebname-i Müluk (Moğol Kısmı) ve Muizzü’l-Ensab’ın Biçim ve İçerik Açısından Mukayesesi
Nesebname-i Müluk (Moğol Kısmı) ve Muizzü’l-Ensab’ın Biçim ve İçerik Açısından Mukayesesi
Nesebname-i müluk veya Şu’ab-ı Pencgâne meşhur İlhanlı veziri Reşidüddin Fazlullah külliyatında şecere formunda hazırlanmış bir eserdir. Tarzı ve içeriği bakımından külliyatın en özgün parçasıdır. Eser Hz. Muhammed’in ataları ve halifeleri, Hıtay hükümdarları, Kayserler (Avrupa hükümdarları), Cengiz Han’ın ataları ve soyundan gelenler, Beni İsrail hükümdarları olmak üzere dünya tarihinde yer alan hükümdarlar ile sülalelerinde yer alan şahıs isimlerini ve yer yer kısa açıklamaları barındırır. Reşidüddin’in Çin, İslam dünyası, Bizans, Türk ve Moğollar hakkındaki tarihi malumata ulaşabilmesi ve bunları anlatıma dahil etme geniş bakış açısı İlhanlı hükümdarına hizmet etmesi ile mümkün olmuştur. Yahudi tarihi ile ilgili ekleme ise bizzat Reşidüddin ile ilgilidir.
Eserde Nuh ve oğullarından oluşan milletler ile insanoğlu farklı kollara ayrılmış, her kolun hükümdarlarının isimleri zikredilmiş ve bu bütünün önemli bir parçası olarak Cengiz Han’ın ataları ve soyundan gelenlere yer verilmiştir. Böylece, Moğol hanedanları dünya tarihi içinde İslam tarih yazımına uygun biçimde meşru bir hanedan olarak tanımlanmıştır. Şecerede yer alan isimlerin yazılma şekli (yuvarlak veya kare çerçeve içinde yazılması, mürekkep rengi vb) ile de Cengiz soyunu meşrulaştırma temasını pekiştirmiştir.
Şu’ab biçim ve içerik itibariyle Timurlu sarayında hazırlanan Muizzü’l-ensab’a hem kaynak hem de örnek olmuştur. Eserin Timurlu sarayında bu kez Timurlu dönemi algı ve gerçekliklerini yansıtacak şekilde yeniden üretilmesi geleneğin aktarımı ve güncellenmesinin kıymetli bir örneğidir. Timurlu sarayında üretilen Muizzü’l-ensab anonimdir ve Reşidüddin külliyatında olduğu kadar geniş olmayıp Cengiz Han soyu ve Emir Timur’un soyu ve onlara hizmet eden memurlar ile sınırlıdır. Muizz Timurluların meşruiyetine hizmet etmektedir.