Süleyman Çelebi ve Mevlit Geleneği Sempozyumu

Süleyman Çelebi ve Mevlit Geleneği Sempozyumu

TÜBA ve Kültür ve Turizm Bakanlığı, Atatürk, Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu (AYK), Türk Dil Kurumu (TDK), Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Uludağ Üniversitesi’nin de iş birliği ile düzenlenen “Süleyman Çelebi ve Mevlit Geleneği Sempozyumu” Bursa’da gerçekleştirildi.

Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile 2022 yılı “Süleyman Çelebi Yılı” ilan edildi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde ulusal ve uluslararası etkinliklerle anılması kararlaştırıldı. UNESCO ise 2022 yılı süresince Süleyman Çelebi’yi anma etkinlikleri arasına ekledi. Bu kapsamda Kültür ve Turizm Bakanlığı, Atatürk, Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu (AYK), Türk Dil Kurumu (TDK), Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Uludağ Üniversitesi’nin de katkısıyla düzenlenen olan “Süleyman Çelebi ve Mevlit Geleneği Sempozyumu”nun programı Süleyman Çelebi’nin vefatının 600. yıldönümü dolayısıyla planlandı.

Süleyman Çelebi’nin Bursa Çekirge’de bulunan kabrinin başında gerçekleşen anma törenini  ve Merinos Atatürk Kültür Merkezi’nde “Süleyman Çelebi Resim Sergisi” açılışı gerçekleştirilmesinin ardından program, Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. A. Saim Kılavuz, TDK Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin, AYK Başkanı Prof. Dr. Muhammet Hekimoğlu, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkanı Alinur Aktaş ve Bursa Valisi Yakup Canbolat’ın konuşmalarıyla başladı.

Sempozyumun açılış panelini takiben Süleyman Çelebi ve Vesîletü’n-necât, Mevlid Edebiyatımız: Şerhler, Nazireler ve Yansımalar, Mevlid Geleneği: Kültür ve Sanat Dünyamızda İzler, Gönül Coğrafyamızda Mevlid: Türk Dünyası ve Rumeli’ye Açılan Pencere, Şehre Dönmek: Bursalı Mevlit Şairleri, Şairler ve Eserler, Yeniden Okumak: Sosyal ve Beşerî Bilimler Penceresinden Vesiletü’n-necât başlıklı altı oturum düzenlendi. Program, değerlendirme oturumuyla sona erdi.

TÜBA Başkanı Prof. Şeker programda yaptığı konuşmasına; Mevlidin birleştirici ve kuşatıcı yönüne vurgu yaptı. Tarih boyunca düğün, cenaze, asker uğurlaması gibi törenlerde mevlit okunmasının halk tarafından da Süleyman Çelebi’nin yalın ve duru bir Türkçe ile kaleme aldığı bu eseri ne derece benimsenmiş olduğunun bir göstergesi olduğunu ifade etti.