Kevâkib-i Seb'a
Avrupa’da özellikle Fransa’da XVIII. yüzyılın ilk yarısında Osmanlı’ya karşı entelektüel çevrelerde artan merak neticesinde Republic of Letters/Edebiyat Cumhuru adlı kültürel hareketin mensupları arasında Osmanlıların ve kullandıkları tabir üzere Türklerin edebiyatları (literatür) ile ilgili öğrenme arzusu belirmiştir. Bu çevrenin üyelerinden birisi olan Marsilyalı Marquis de Caumont’un (Marquis de Avignon) merak etmesi üzerine Fransa’nın İstanbul sefaretinde çalışan Peyssonnel adındaki görevli ile uzun yazışmalar ve temasların neticesinde Osmanlı yüksek bürokrasisi ile irtibat kurulur ve kimliği açıklanmayan ulemadan bir zata bu konuda bir eser yazdırılması talep edilir. Böylece 1739 yılının ilk aylarında Kevâkib-i Seb‘a, yani Yedi Gezegen adlı risale ortaya çıkar. Osmanlı ulemasından ismi açıklanmayan müellif eseri kısa sürede yazar fakat metinde geçen ilim adlarının listeleri dışında, Fransızcaya tercümesi gerçekleşmez. Eserde ismini vermeyen bu âlimle ilgili Marsilya-İstanbul arasında teati edilen yazışmalarda da herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Kevâkib-i Seb‘a konusunda şimdiye kadar yapılan yayınlarda yazarın kimliği, eserin yazılış hikâyesi, muhtevası üzerinde gerektiği ölçüde durulmuş ve incelenmiş değildir. Osmanlı-Fransız dostane münasebetleri çerçevesinde yazılan risalenin, nasıl kaleme alındığı ve muhataplarına nasıl seslendiği hususları fevkalade önemli ve hassas meseleler ihtiva etmiş olmasına rağmen bu yönlerini inceleme gayretiyle ele alınmamıştır. Müellif risalesinde, Osmanlılarda ilim anlayışı, ilimler tasnifi ve eğitim hayatının ilk kademesinden sonuna kadar değişik safhalarını açıklar. Medreselerde okutulan dersler, ders ve müracaat kitapları ve bunların müellifleri hakkında sistematik sıralama şeklinde bilgiler sunar. Kevâkib-i Seb‘a risalesinin muhtevası, müellifin kimliği, muhiti, zihniyeti ve düşünce dünyasının tespit edildiği bu çalışma, yeni yapılacak araştırma ve çalışmalara imkân tanıyacak bir özelliktedir.
Eserde, tek yazma halinde olan Kevâkib-i Seb‘a risalesinin metnini Osmanlı Türkçesi alfabesi ile orijinalinde olduğu üzere okura sunuluyor.